Burutay Subaşı: "İtalya'dan gelen teklifi reddetmek zorunda kaldım"

İtalyan ekibi Verona'dan gelen teklifi reddettiği için pişman olmadığını belirten Burutay Subaşı, İtalya teklifini neden reddettiğini ise Ailevi konular, psikoloji o dönem çok iyi değildi. Çünkü bu bize bir özgüven kazandıracaktı ki öyle de oldu. Türkiye'de erkek voleyboluna gösterilen ilgiden bahseden Subaşı, kadın ve erkek voleyboluna duyulan ilgiyi şu sözlerle değerlendirdi: Bu başarıyla endeksli. Burutay Subaşı yeni açıklamalarında yurt içi veya yurt dışından gelen ama kabul etmediği için pişman olduğu bir teklif olup olmadığı hakkındaki soruya şu ifadelerle cevap verdi: Evet, tabii ki de. Kadınlardaki pasta çok büyümüşken erkeklerdeki pasta yapım aşamasında. İlk hedefimiz Antalya'daki maçların ilk dördünü kazanmak, bu bize çok özgüven verir. İstediğimiz Olimpiyatlar'a gidebilmek için ilk 10 takım arasında yer almak. Milli voleybolcu Burutay Subaşı ise turnuvaya katılma hakkı kazanmaları hakkında şunları söyledi: Açıkçası bu yaz gerçekten güzel bir milli takım sezonu geçirdik. Golden League'de kötü oynamamıza rağmen istediğimiz sonuçla döndük. Verona'dan bir teklif almıştık ama ben o teklifi üzülerek reddetmek zorunda kalmıştım. A milli takımda ilk oynadığım zaman İtalya'yı ilk sette 21-13 gibi bir skordan dönüp 3-0 yenmemiz. İlk Halkbank'a transfer olduğum dönemlerde Matey Kaziyski ile oynamıştık. Golden League ile başlayarak söyleyeyim. Orası bir dönüm noktası olmuştu. Birincisi a milli takıma ilk gittiğim zaman. Arkas Spor'un tecrübeli oyuncusu Burutay Subaşı yeni açıklamaları ile dikkat çekti. Efe Mandıracı'nın bir yılda iki kez aynı yerden ameliyat olduğu çok zor bir sakatlığı vardı. Milletler Ligi'nin milli takımlar açısından önemini vurgulayan Burutay Subaşı bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu. Kadınlarımız nasıl en yukarıya çıktı ve şu andaki verilen değer, izlenme sayıları salonların dolmaları başarıya tepki olarak oluşuyor. Kariyerindeki dönüm noktası maçlar sorulan Burutay Subaşı, kariyerini şekillendiren maçın Türkiye A Milli Erkek Voleybol Takımı'nda forma giydiği dönem olduğunu şu sözlerle belirtti: Kariyerimde birçok dönüm maçı oldu. Adis'in gelişimini biliyoruz, görüyoruz. Ben 2-3 haftalık bir tatil dönemi geçirdim, psikolojik olarak da gayet güzel bir şekilde döndüm milli takıma. Sadece o turnuva ile başladı ve Arkas'ta da 4 numara oynayarak kariyerim gelişti. Sonuçta sezonun bitişinden hemen sonra başlayan bir milli takım vardı. diyerek açıkladı. Ama o çalışmayı bırakmadan voleybola özveriyle döndü. Oradaki her takım hemen hemen ya bizimle aynı seviyede ya da bizden yukarıda. Kupayı almak bizim için önemliydi. Yapabilecek güçteyiz. O da pozitif bir etki yarattı ve biz Challenger Cup'tan kupayı alarak tarihimizde ilk kez Milletler Ligi'nde oynama hakkı kazandık. Efe Bayram'ın sakatlığı geçti, tekrar süre buldu. Pastayı yapacağız, insanların önüne koyacağız. . Ondan dolayı böyle bir karar aldık. Şu anda onun altını doldurarak gidiyoruz. Ben pastayı çok iyi yaptığımızı ve devamının da geleceğini düşünüyorum. Sonuç olarak erkekler de oralara gidebileceğinin başlangıcını zaten 2-3 sene önce atmıştı. Benim için voleyboldan önce aile geliyor. Sonuç olarak biz bu işi yaparken birilerinin bizi izlemesini, destekse destek, eleştiriyse eleştiri bunu yapmasını tabii ki de isteriz. Psikolojik olarak da çok yorgunluk vardı. Kaziyski yanlış hatırlamıyorsam ondan 1-2 sene sonra İtalya'ya döndü. Challenger Cup'ta da %100 bir şekilde oynayamadık. Bu da çok zordur. Orada inanılmaz bir özgüven kazanmıştım ve o zaman daha 19 yaşımdaydım. Biz bunun bilincindeyiz ve şu anda tüm genç arkadaşlarımız, İtalya'da oynayan Efe, Adis, Halkbank'ta oynayan Mirza olsun, ayrıca Arkas'ta da Efe var o olsun, bu konuda inanılmaz bir istekleri var. Milletler Ligi dediğimiz yer gerçekten milli takım olarak da dünyanın şu anda zirve seviyesi. İnsanlar da yaptığımız bu pastadan birer dilim alıp karşıya geçip izleyecek ve ona göre değerlendirecekler. Finale çıktığımızda da Challenger Cup'a katılabiliyorduk ama kupayı almak bizim için çok daha önemliydi. Yani ben değil ama ailemin psikolojisi çok iyi değildi. O gittikten 3 sene sonra Verona'ya transfer olmuştu. Kendi takımlarında ilk 6'da oynayan oyuncuların hepsi 2-3 gün dinlenerek milli takım sezonuna geldiler. İtalya'dan idare etmem mümkün değildi. O zaman ilk 4 numaradan oynadığım turnuvaydı o. Tabii ki de bizim için hiçbir zaman yeterli olmayacak. Dediğim gibi hepimiz Milletler Ligi'nde başarılı olmak istiyoruz. Subaşı, Voleybolun Sesi için yaptığı röportajda Türkiye A Milli Voleybol Takımları, Milletler Ligi ve İtalya'dan aldığı teklifi neden reddettiğinden bahsetti. Pişman değilim ama o dönem şartlar farklı olsa tabii ki giderdim. "AXA Sigorta Efeler Ligi'nden Arkas Spor oyuncusu Burutay Subaşı yeni açıklamalarında kariyeri ve Filenin Efeler, Filenin Sultanları ve İtalya'dan bahsetti. Filenin Efeleri bu yıl tarihte ilk kez Milletler Ligi'nde mücadele edecek. Sonuçta kötü bir şey olduğu zaman uçağa ya da otobüse atlayıp bir saatte ailenizin yanında olamıyorsunuz. Benim kariyerimin dönüm noktası oldu çünkü ben daha öncesinde pasör çaprazı oynuyordum. Oraya da hazır bir şekilde gideceğiz.

Burutay Subaşı: "İtalya'dan gelen teklifi reddetmek zorunda kaldım"

Filenin Efeleri bu yıl tarihte ilk kez Milletler Ligi'nde mücadele edecek. Kendi takımlarında ilk 6'da oynayan oyuncuların hepsi 2-3 gün dinlenerek milli takım sezonuna geldiler. Ama o çalışmayı bırakmadan voleybola özveriyle döndü. O gittikten 3 sene sonra Verona'ya transfer olmuştu. Efe Bayram'ın sakatlığı geçti, tekrar süre buldu. Kupayı almak bizim için önemliydi. Ben pastayı çok iyi yaptığımızı ve devamının da geleceğini düşünüyorum. A milli takımda ilk oynadığım zaman İtalya'yı ilk sette 21-13 gibi bir skordan dönüp 3-0 yenmemiz. Milli voleybolcu Burutay Subaşı ise turnuvaya katılma hakkı kazanmaları hakkında şunları söyledi: Açıkçası bu yaz gerçekten güzel bir milli takım sezonu geçirdik. Burutay Subaşı yeni açıklamalarında yurt içi veya yurt dışından gelen ama kabul etmediği için pişman olduğu bir teklif olup olmadığı hakkındaki soruya şu ifadelerle cevap verdi: Evet, tabii ki de. Birincisi a milli takıma ilk gittiğim zaman. Arkas Spor'un tecrübeli oyuncusu Burutay Subaşı yeni açıklamaları ile dikkat çekti. Adis'in gelişimini biliyoruz, görüyoruz. Biz bunun bilincindeyiz ve şu anda tüm genç arkadaşlarımız, İtalya'da oynayan Efe, Adis, Halkbank'ta oynayan Mirza olsun, ayrıca Arkas'ta da Efe var o olsun, bu konuda inanılmaz bir istekleri var. Kadınlarımız nasıl en yukarıya çıktı ve şu andaki verilen değer, izlenme sayıları salonların dolmaları başarıya tepki olarak oluşuyor. Kadınlardaki pasta çok büyümüşken erkeklerdeki pasta yapım aşamasında. Yapabilecek güçteyiz. Sadece o turnuva ile başladı ve Arkas'ta da 4 numara oynayarak kariyerim gelişti. O da pozitif bir etki yarattı ve biz Challenger Cup'tan kupayı alarak tarihimizde ilk kez Milletler Ligi'nde oynama hakkı kazandık. Kaziyski yanlış hatırlamıyorsam ondan 1-2 sene sonra İtalya'ya döndü. Sonuç olarak erkekler de oralara gidebileceğinin başlangıcını zaten 2-3 sene önce atmıştı. Şu anda onun altını doldurarak gidiyoruz. Sonuçta kötü bir şey olduğu zaman uçağa ya da otobüse atlayıp bir saatte ailenizin yanında olamıyorsunuz. İtalya'dan idare etmem mümkün değildi. Benim için voleyboldan önce aile geliyor. Kariyerindeki dönüm noktası maçlar sorulan Burutay Subaşı, kariyerini şekillendiren maçın Türkiye A Milli Erkek Voleybol Takımı'nda forma giydiği dönem olduğunu şu sözlerle belirtti: Kariyerimde birçok dönüm maçı oldu. İnsanlar da yaptığımız bu pastadan birer dilim alıp karşıya geçip izleyecek ve ona göre değerlendirecekler. Türkiye'de erkek voleyboluna gösterilen ilgiden bahseden Subaşı, kadın ve erkek voleyboluna duyulan ilgiyi şu sözlerle değerlendirdi: Bu başarıyla endeksli. Oradaki her takım hemen hemen ya bizimle aynı seviyede ya da bizden yukarıda. İlk hedefimiz Antalya'daki maçların ilk dördünü kazanmak, bu bize çok özgüven verir. Golden League'de kötü oynamamıza rağmen istediğimiz sonuçla döndük. Efe Mandıracı'nın bir yılda iki kez aynı yerden ameliyat olduğu çok zor bir sakatlığı vardı. Oraya da hazır bir şekilde gideceğiz. O zaman ilk 4 numaradan oynadığım turnuvaydı o. Subaşı, Voleybolun Sesi için yaptığı röportajda Türkiye A Milli Voleybol Takımları, Milletler Ligi ve İtalya'dan aldığı teklifi neden reddettiğinden bahsetti. Pastayı yapacağız, insanların önüne koyacağız. İlk Halkbank'a transfer olduğum dönemlerde Matey Kaziyski ile oynamıştık. Tabii ki de bizim için hiçbir zaman yeterli olmayacak. Orada inanılmaz bir özgüven kazanmıştım ve o zaman daha 19 yaşımdaydım. Ondan dolayı böyle bir karar aldık. . Psikolojik olarak da çok yorgunluk vardı. İtalyan ekibi Verona'dan gelen teklifi reddettiği için pişman olmadığını belirten Burutay Subaşı, İtalya teklifini neden reddettiğini ise Ailevi konular, psikoloji o dönem çok iyi değildi. Finale çıktığımızda da Challenger Cup'a katılabiliyorduk ama kupayı almak bizim için çok daha önemliydi. Yani ben değil ama ailemin psikolojisi çok iyi değildi. diyerek açıkladı. Milletler Ligi dediğimiz yer gerçekten milli takım olarak da dünyanın şu anda zirve seviyesi. "AXA Sigorta Efeler Ligi'nden Arkas Spor oyuncusu Burutay Subaşı yeni açıklamalarında kariyeri ve Filenin Efeler, Filenin Sultanları ve İtalya'dan bahsetti. Golden League ile başlayarak söyleyeyim. İstediğimiz Olimpiyatlar'a gidebilmek için ilk 10 takım arasında yer almak. Challenger Cup'ta da %100 bir şekilde oynayamadık. Çünkü bu bize bir özgüven kazandıracaktı ki öyle de oldu. Bu da çok zordur. Pişman değilim ama o dönem şartlar farklı olsa tabii ki giderdim. Dediğim gibi hepimiz Milletler Ligi'nde başarılı olmak istiyoruz. Orası bir dönüm noktası olmuştu. Benim kariyerimin dönüm noktası oldu çünkü ben daha öncesinde pasör çaprazı oynuyordum. Sonuçta sezonun bitişinden hemen sonra başlayan bir milli takım vardı. Ben 2-3 haftalık bir tatil dönemi geçirdim, psikolojik olarak da gayet güzel bir şekilde döndüm milli takıma. Verona'dan bir teklif almıştık ama ben o teklifi üzülerek reddetmek zorunda kalmıştım. Milletler Ligi'nin milli takımlar açısından önemini vurgulayan Burutay Subaşı bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu. Sonuç olarak biz bu işi yaparken birilerinin bizi izlemesini, destekse destek, eleştiriyse eleştiri bunu yapmasını tabii ki de isteriz.