Arif Kızılyalın: Naklen yayın meselesi

Gerçi Katarlılar, geçen yıl ‘dolar’ bazında ödedikleri rakamı veremeyeceklerini gayrıresmi olarak deklare etmişler TFF’ye. Şimdi eğri oturup doğru konuşacak olursak, Mehmet Büyükekşi yönetimi ne kadar sağlam durursa, kulüplerin kasasına girecek para o kadar artar. Kulağımıza gelen Büyükekşi’nin 130-140 milyon dolar bandının üzerinde bir tutar istediği. Diyorlar da transfer Avrupa’da bitti, Türkiye’de tam gaz devam etti. Katarlılar ‘gizlilik şartı’ koydukları için TFF’den ses çıkmıyor. Bu para ödenir mi, yoksa TRT, Saran, hatta Katarlı beIN Sports ortak bir çalışmaya mı gider, yoksa dananın kuyruğu mu kopar bilinmez, ama TFF’nin Avrupa Şampiyonası sonrasındaki yazgısı bu ihaleye bağlı. Elbette kulüpler kabul etmemiş, 150 milyon dolarda diretmişler sonra da Kulüpler Birliği üzerinden yayın şartnamesi almışlardı. Temel sorun, ödeme sıkıntısı, FFP yaptırımları ve Bankalar Birliği’ne olan borç. “Paramız yok” diyorlar. TFF arada. Kulüp başkanlarına bir dokunuyorsunuz, bir ah işitiyorsunuz. Kulağımıza geldiği kadarı ile bugünkü kurdan 50-55 milyon dolar lafı dolaşmıştı bir ara. Bir alışveriş çılgınlığı var; hatta 2-3 futbolcuya kulübün sezonluk tüm gelirlilerini ödeyen üst akıl mevcut! Bazı para babası menajerler de “patron çıldırdı” diye espriye alıyor kulüp başkanlarını. Eğer, araya ‘Katar-sever’ birileri girerse, öldüm fiyatına gider Süper Lig naklen yayın ihalesi. Kulüpler 150 milyon dolar istiyor naklen yayına. Katarlılar, “Senin malın bu kadar etmez” diyor. Dursun Özbek, Ali Koç, Hasan Arat ve diğer başkanların yerinde olsam şu menajer şımarıklığına bir son veririm; çünkü vermezlerse yarın öbür gün mali genel kurullarda, “Kendi kulübünde 45 liraya oynayan futbolcuya nasıl 500 lira verdin başkan” diyen üye çıkar, hele şampiyon olamazsan!Peki çılgın transferlere imza atanlar neye güveniyor diyecek olursanız; elbette ki naklen yayın ihalesine. Son dakikada Saran Group ve TRT de teklif sürecine dahil oldu. Peki, son günlerde sahaların haline baktınız mı? Patates tarlasına ramak kalmış. Burada bazı statların zeminin sorumlusu kulüpler, çoğunda işi belediyeler üstlenmiş, bir kısım da Spor Genel Müdürlüğü üzerinden saha bakımını yapıyor, ama kimse işini doğru yapmıyor olmalı ki, sahalar berbat!",.

Arif Kızılyalın: Naklen yayın meselesi

Dursun Özbek, Ali Koç, Hasan Arat ve diğer başkanların yerinde olsam şu menajer şımarıklığına bir son veririm; çünkü vermezlerse yarın öbür gün mali genel kurullarda, “Kendi kulübünde 45 liraya oynayan futbolcuya nasıl 500 lira verdin başkan” diyen üye çıkar, hele şampiyon olamazsan!Peki çılgın transferlere imza atanlar neye güveniyor diyecek olursanız; elbette ki naklen yayın ihalesine. Peki, son günlerde sahaların haline baktınız mı? Patates tarlasına ramak kalmış. Burada bazı statların zeminin sorumlusu kulüpler, çoğunda işi belediyeler üstlenmiş, bir kısım da Spor Genel Müdürlüğü üzerinden saha bakımını yapıyor, ama kimse işini doğru yapmıyor olmalı ki, sahalar berbat!",. Kulağımıza geldiği kadarı ile bugünkü kurdan 50-55 milyon dolar lafı dolaşmıştı bir ara. Diyorlar da transfer Avrupa’da bitti, Türkiye’de tam gaz devam etti. “Paramız yok” diyorlar. Son dakikada Saran Group ve TRT de teklif sürecine dahil oldu. Kulüp başkanlarına bir dokunuyorsunuz, bir ah işitiyorsunuz. Kulağımıza gelen Büyükekşi’nin 130-140 milyon dolar bandının üzerinde bir tutar istediği. Katarlılar, “Senin malın bu kadar etmez” diyor. Bu para ödenir mi, yoksa TRT, Saran, hatta Katarlı beIN Sports ortak bir çalışmaya mı gider, yoksa dananın kuyruğu mu kopar bilinmez, ama TFF’nin Avrupa Şampiyonası sonrasındaki yazgısı bu ihaleye bağlı. Kulüpler 150 milyon dolar istiyor naklen yayına. Şimdi eğri oturup doğru konuşacak olursak, Mehmet Büyükekşi yönetimi ne kadar sağlam durursa, kulüplerin kasasına girecek para o kadar artar. Elbette kulüpler kabul etmemiş, 150 milyon dolarda diretmişler sonra da Kulüpler Birliği üzerinden yayın şartnamesi almışlardı. TFF arada. Gerçi Katarlılar, geçen yıl ‘dolar’ bazında ödedikleri rakamı veremeyeceklerini gayrıresmi olarak deklare etmişler TFF’ye. Temel sorun, ödeme sıkıntısı, FFP yaptırımları ve Bankalar Birliği’ne olan borç. Eğer, araya ‘Katar-sever’ birileri girerse, öldüm fiyatına gider Süper Lig naklen yayın ihalesi. Bir alışveriş çılgınlığı var; hatta 2-3 futbolcuya kulübün sezonluk tüm gelirlilerini ödeyen üst akıl mevcut! Bazı para babası menajerler de “patron çıldırdı” diye espriye alıyor kulüp başkanlarını. Katarlılar ‘gizlilik şartı’ koydukları için TFF’den ses çıkmıyor.